Sünnet Nedir?
Sünnet, pipi başını kaplayan derinin çıkartılmasına deniliyor. Bu deri, dışta cilt, içte ise mukoza denilen iki tabakadan oluşuyor ve tıp dilinde “prepisyum” adı veriliyor. Sünnetin tarihi oldukça eskiye dayanıyor. İlk sünnetin milattan önce 15 bin yıl önce yapıldığı sanılıyor. Sünnete ait şekiller ise milattan önce 6000’li yıllara dayanıyor. Eski Mısır'lılara ait hiyerogliflerde sünnet edilen erkek çocuk şekilleri bulunmuştur. Sünnet dinimizde sünnet kabul edilmekle birlikte Müslüman toplumlarda tüm erkek çocuklarda uygulanıyor. Erkek çocukların sünnet edildiği tek din İslamiyet değil. Sünnet, Yahudi dini inancında da büyük yer tutuyor ve farz kabul ediliyor. Musevilerde, erkek çocuklar doğumdan sonraki ilk 7 gün içerisinde sünnet ediliyor. Hristiyan toplumlarda ise sünnet genellikle isteğe bağlı yapılıyor. Ancak, Mısır'daki Kıpti topluluğu gibi Afrika'daki bazı Hıristiyan gruplar, ABD'deki bazı Protestan mezhepler ve Filipinler'deki Katolikler sünneti dinen gerekli olarak kabul ediyorlar. Bugün ABD'de sünnet oranının %60-80 arasında, Kanada'da bazı bölgesel farklılıklarla birlikte kabaca %25 olduğu belirtiliyor. İngilizce konuşan diğer ülkelerde ise ortalama %10'un altında olduğu sanılıyor. Ancak bu konuda kesin istatistik bilgileri mevcut değil.
Sünnetin Faydaları
- Dini ve kültürel etmenlerin yanı sıra, sünnetin bir çok sağlık faydaları bulunuyor. Yapılan çalışmalar, sünnetin idrar yolu enfeksiyonu riskini önemli ölçüde düşürdüğünü gösteriyor.
- Bazı araştırmalarda, sünnet olmayan çocuklarda idrar yolu enfeksiyonu görülme sıklığı sünnetli çocuklara göre 10 kat daha artıyor. Özellikle, yeni doğan bebeklerde yapılan sünnet, ileri dönemlerde görülebilecek idrar yolu enfeksiyonu riskini önemli ölçüde düşürüyor.
- Sünnetin diğer bir sağlık faydası ise penis cildi kanserlerini önlemesi.
- Sünnetli kişilerde penis kanseri neredeyse hiç görülmüyor. Yapılan çalışmalar, sünnetli erkeklerde görülen penis kanserlerinin, hatalı sünnet tekniklerini takiben görülen biçimsiz yara dokusundan kaynaklandığını gösteriyor.
- Cinsel yolla bulaşan hastalıkların görülme sıklığı da sünnet olan kişilerde azalıyor. Afrika'da yapılan ve 2007 yılında Lancet dergisinde yayınlanan bazı araştırmaların sonuçlarına göre, sünnet olan kabilelerde AIDS görülme riskinin, olmayanlara göre %50 daha düşük olduğu belirtiliyor. Kenya'da 2 sene süren ve 1378 erkek üzerinde yapılan bir diğer çalışmada yine sünnetin AIDS hastalığına karşı koruyucu rol oynadığı gösterildi. Sünnet, human papillomavirus (HPV) denilen ve erkeklerde penis, kadınlarda ise rahim ağzı kanserine yol açan bir virüse karşı da koruyucu rol oynuyor. Sünnet olan kişilerde HPV enfeksiyonu daha az görülüyor.
Ülkemizde sünnet dini bir görev, kültürel bir olaydır. Aile içinde erkek çocuğa sünnet düğünü veya mevlüt düzenlemek zevkli ve gururlu bir olay, manevi bir mutluluk olarak kabul edilmektedir. Çocuk açısından ise sünnet olmak arkadaşları arasında statü kazanmak, delikanlılığa geçiş, delikanlılığa ilk adımı atmak, üstünlük ve farklı olmak duygusudur.
Sünnet, sadece yapılan kişiye bu faydayı sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda erkeğin eşini de HPV enfeksiyonundan koruyor. Böylece kadınlarda görülen rahim ağzı kanseri riskini de azaltıyor. Sonuç olarak, sünnet sadece dini ve kültürel bir unsur olmayıp, son derece faydalı bir cerrahi girişim olarak kabul ediliyor. Bu tür çalışmaların önümüzdeki yıllarda yayınlanacak uzun süreli takip sonuçlarına göre, belki de sünnet tüm toplumlarda tıbbi zorunluluk olarak uygulanacak.
Sünnet Yöntemleri
- Cerrahi Sünnet:
Genel hijyenik şartlar hazırlanır. Çocuk mutlaka yatırılır. Çünkü ayakta hem sünnetçi için zor olur hem de çocuk korku ile rahat durmaz. Genel anestezi ( Narkoz) veya bölgesel uyuşturma (iğne ile) yapıldıktan sonra penis başına 5-6 mm uzaklığında sünnet derisine bir pens veya kıskaç konulur. Burada pens ağzı içerisine veya kıskacın içerisine penisin baş kısmının girmemesine dikkat edilir. Sonra kıskacın hemen altından bir bisturi (neşter) ile veya cerrahi doku makasıyla sünnet derisi kesilir. Kanayan damar ağızları bulunup tek tek bağlanır. Kesik olan derinin etrafı dikişler ile uç uçuna getirilerek dikilir. En son kesik yaranın üzeri anti bakteriyel pomat sürülmüş bir bez ile evde hafif sızıntı kanaması olmasın diye sarılır.Ertesi gün sargı çıkarılır. Pansuman gerekmez. Dikişlerde kendiliğinden eriyen cinsten (Katgüt) olduğu için dikiş almaya da gerek yoktur. Bir haftaya kadar dikişler kendiliğinden kopar ve düşer. Çocuk hemen ayağa kalkabilir. Yeme ve içmede bir kısıtlama yapılmaz. 2-3 saat sonra uyuşturucu iğnenin tesiri geçeceğinden çocuk ağrı duymaya başlar. Onun için bu arada ağrı kesici hap, şurup veya fitil verilir.Ayrıca ne kadar hijyenik olursa olsun koruyucu amaçla antibiyotik de eklemekte yarar vardır.
- Açık Sünnet Metodu (Sleeve Tekniği):
Gene hijyenik şarlar sağlandıktan sonra narkoz ve yerel uyuşturucu altında sünnet derisine 2 si sünnet derisinin altına 2 si de üstüne gelecek şekilde pensler konur. Bu pensler arasından bir makas ile boydan boya penis başına 5 mm kalacak şekilde kesilir. Penis başı kollanır. Daha sonra pensler arası da sünnet derisi kesilir. İki kesik birleştirilir. Kanayan damarlar tutulur ve çevreye 4 adet dikiş konur.
- Kıskaç Metodu:
Sünnet derisi çekilerek sündürülür. Penis başının 5 mm üzerinden kıskaç konulur ve damarlar yapışsın diye biraz beklenir. Bir bisturi ile üstte kalan deri kısmı kesilir. Bu metotta fazla bir kanama olmaz. Çünkü her iki sünnet deri tabakası birbirine yapışmıştır. Deri tekrar penis başı gerisine alınır ve pansuman yapılıp kapatılır.
- Çan Usulü (Gomco Klemp):
Bu usulde özel yapılmış çan şeklinde bir aletten faydalanılır. Bu alet iki kısımdan meydana gelir. Penis başına geçirilen çana benzeyen ana parça ve 2 adette kıskaç. Çan küçük büyük olmak üzere numaralandırılır. Hangisi penis başına uyarsa bu çanın içerisine penis başı geçirilir. Sünnet derisi çanın dış yüzünde kalır. Üste kalan vida şeklindeki kıskaçlar ile sünnet derisi iyice sıkıştırılır ve 5 dakika beklenir. Sonra sünnet derisi çan üzerinden çepeçevre kesilir. Kanama varsa bu damarlar tutulup bağlanılır ve kanama önlenir. Yara pansuman yapılıp sarılır.
- Koter Usulü:
Burada kesmek için neşter yerine koter kullanılır. Koter, elektrik akımının düşük derecelerinde ısıya bağlı olarak cildi kesen bir alettir. Burada kanama olmaz, olsa bile koter ile bu damarlarda yakılır.
- Lazerle Sünnet:
Koter yerine kesici olarak lazer kullanılmaktadır. Günümüzde yan etkisi tam olarak bilinmediğinden kullanılması tartışmalıdır.
Sünnette Lazer Veya Koter (Bipolar Sistem) Kullanmanın Sakıncası Var Mıdır?
Kesinlikle yoktur. Sünnet ilk çağlarda çakmak taşı ile başlanmış ve günümüze kadar çeşitli aletler kullanılmıştır. Lazer sünnet tekniği, operasyon yapan kişinin ve kalabalık aile tarafından izlemesi durumunda herkesin lazer gözlüğü kullanması gerekiğinden pahalı bir sistemdir. 1984 yılından beri kullanılan Bipola Koter, sünnet işlemini kısaltmakla kalmayıp çocuğun gözünde işlemin sevimsizliğini büyük ölçüde azaltmakta, kanamanın en aza indirilmesini sağlamaktadır.
Sünnet Psikolojisi
- Çocuğunuzu Psikolojik Olarak Sünnete Hazırlayın:
Sünnet, çocukluk döneminde bir erkek çocuğunun başından geçebilecek en önemli olaylardan biridir. Çocuğun yakınlarının ve arkadaşlarının, sünnet hakkında onu korkutmak için söyledikleri asılsız ve abartılı sözler, onda büyük bir korku yaratmış olabilir. Bu nedenle çocuk sünnetten önce psikolojik olarak mutlaka hazırlanmalıdır.
- Sünnet Kararını Oğlunuzla Birlikte Verin:
Her çocuk sünnet hakkında doğru bilgilerle bilgilendirilmeli ve bu işlemi kabul edip etmeme hakkına sahip olmalıdır. Unutmayın ki sünnet işlemi size değil, çocuğunuza uygulanacaktır. O halde sünnet hakkındaki tüm kararları verme hakkı ona aittir. Sünnet olup olmayacağına; hangi sünnetçiyi tercih edeceğine oğlunuz karar vermelidir. Bu kararları verirken size düşen, sünnetçiyle birlikte oğlunuzu yönlendirmektir.
- Sünneti Yapacak Kişiyi Seçmeye Özen Gösterin:
Oğlunuzun sünnetini, anatomi, fizyoloji, psikoloji ve cerrahi kurallar açısından bilgili ve yetkili; sünnet komplikasyonlarını bilen ve onarabilen, eğitimli ve tecrübeli sağlık memuruna, hekimlere, ürologlara, çocuk cerrahlarına yaptırın.
- Oğlunuzu Sünneti Yapacak Kişi ile Önceden Tanıştırın:
Oğlunuzun, kendisini sünnet edecek kişiyi ilk kez sünnet günü görmesi, varolan korkusunu daha da arttır. Bu nedenle oğlunuzu bu kişiyle sünnetten önce mutlaka tanıştırmalısınız. Sünnet edecek kişi onunla sıcak bir ilişki kurmalı ve onun güvenini kazanmalıdır. Ona sünnetiyle ilgili doğru bilgiler vermeli ve onu rahatlatmalıdır.
Tavsiyeler
- Pipisinin ucu dar olan, idrar yapma zorluğu bulunan veya sık idrar yolu iltihabı geçiren çocukları en kısa sürede sünnet ettiriniz. Bu çocukların, altta yatan bir ürolojik sorun olup olmadığını araştırıldıktan sonra en kısa sürede sünnet olmaları gerekiyor.
- Pipide veya idrar deliğinde şekil bozukluğu (örneğin hipospadias) olan çocukları, çocuk üroloğuna danışmadan sünnet ettirmeyiniz
- Sünnet sırasında yapılan bölgesel ağrı kesici sayesinde çocuk en az 1,5 saat hiç ağrı duymaz. İlacın etkisi bitince ağrı olabileceği için 4-6 saat arayla ağrı kesici şurup veriniz. İlk 12 saat, çocuğunuz uyuyor bile olsa uyandırıp ilacını verin. Aksi taktirde çocuk ağrıyla uyanabilir. Unutmayınız ki ilacı verdikten en az 1 saat sonra etkisini gösterecektir.
- Sünnetten hemen sonra bebeklerin bezini bağlayabilir, büyük çocuklara ise pantolon giydirebilirsiniz.
- Merak ettiğiniz tüm sorularınızı 24 saat sünnetçinize yöneltiniz
Sünnet Sonrası
Sünnet işlemi bittikten sonra önemli bir süreç başlıyor, “sünnet sonrası süreç”. Ailelerin en önemli sorularından birisi “sünnet sonrası ne gibi sıkıntılarla karşılaşacağız” oluyor.
Dördüncü günden sonra ağrı neredeyse hiçbir çocukta görülmüyor. Genellikle çocuklar ilk günden sonra ağrı hissetmiyor ve oyun oynamaya başlıyor. Ancak, bisiklete binme, okula gitme, spor yapma gibi faaliyetlerde pipiye darbe gelebileceği için bir hafta boyunca bunlar yasaklanmalı. Evde oynama, sokakta dolaşmak ve ders çalışmak gibi faaliyetleri sünnet sonrası birinci günden itibaren gerçekleştirebilir. Kısaca, pipiye darbe almamak koşuluyla çocuk ne isterse yapabiliyor.
Sünnet Sonrası Ağrı
- Sünnet sonrası ağrı, cerrahi bir girişime bağlı olduğu için uygun ilaç seçimi de oldukça önemli. İlk basamak olarak non-steroidal antienflamatuvar ilaçları (ibufen gibi) tavsiye ediyoruz. Bu ilaca ek olarak dönüşümlü kullanılmak üzere parasetamol (kalpol gibi) kullanılması gerekiyor. Ağrının çok hafif olduğu durumlarda sadece parasetamol yeterli oluyor. Sünnet yaptığımız çocukların %75’inde sadece tek bir ilaç yeterli oluyor. Nadiren bazı çocuklar aşırı abartılı ağrı hissediyorlar. Bu tür çocuklar, sünnetlerimin %5’inden azını oluşturuyor. Bu çocuklarda biraz önce bahsettiğimiz 2 ilaca ek olarak metamizol (novalgin) kullanmak gerekiyor. Her üç ilacın da şurup şekli olduğu için çocuklarda kolaylıkla kullanılabiliyor.
- İlaç aralıkları, kendi içinde 4-6 saat, birbirlerinin arasında ise en az 2 saat olması gerekiyor. Örneğin, parasetamol verildikten sonra ikinci parasetamol dozu en erken 4 saat sonra verilebiliyor. Ancak ağrı bu ilaçla kesilmediyse 2 saat sonra farklı bir grup ilaç, örneğin ibufen verilebilir. Her 3 ilaca rağmen hala ağrısının olduğunu söyleyen çocuklar sünnetlerimin binde 5’ini oluşturuyor. Bu çocukların, ağrı eşiği çok düşük olduğu için mi yoksa sünnet stresine, korkuya bağlı olarak mı bu reaksiyonu verdiğini tam olarak bilemiyoruz. Ancak bu tür durumlarda pipi etrafına uyuşturucu krem (emla veya anestol gibi kremler) sürülmesini öneriyoruz.
- Bebeklerde ağrıya yaklaşım biraz daha farklı. Kullanılması gereken ilaçlar ve dozu bebeğin ayına göre değişiyor. Özellikle küçük bebeklerde genellikle parasetamol tercih ediyoruz. Ilık suda oturma banyosu ağrıyı büyük ölçüde azaltıyor. Bebekler tüm ihtiyaçlarını ağlayarak belirttiği için en küçük bir ağrıda dahi ağlayacaklardır. Bebeğin az ya da çok ağlaması bir şeylerin yolunda gitmediği anlamında olmuyor. Ağrı eşiğine göre bazı bebekler çok az bazıları ise çok fazla ağlayabiliyor. Sünnet ettiğimiz bebeklerin %80’i geceyi rahat geçirirken, %20’sinde gece uyumuyor.
- Ağrı, derecesi ve çocuğun yaşı ne olursa olsun genellikle 2-3 gün içerisinde azalarak kayboluyor. Dördüncü günden sonra ağrı neredeyse hiçbir çocukta görülmüyor. Derinin penis başına yapışık olan çocukların tedavileri uzayabilir. Endişelenmeyin. 3-4 gün şişlik olması normaldir. 4. günden sonra şişlikler inerek 1 hafta içinde tamamen kaybolacaktır.
- Banyo konusunda sünnetçinizle görüşerek, gerekirse kontrol için çocuğunu sünnetçinize gösterin.
- Bir hafta süre ile, çocuğunuza ekşili, biberli, baharatlı, asitli içecekler ve çikolata türü yiyecekler vermeyiniz. Protein olarak bol bol, et, süt, yoğurt, peynir, çorbalar, meyveler, sebzeler verebilirsiniz.
Sünneti Ne Zaman Yaptırmalıyım?
- Çocuğun ruhsal yönden zarar görmemesi için ya 2 yaşından önce ya da 4 yaşından sonra yapılmalıdır. (5 yaşından gün almalı) 2 ila 5 yaş arasında çocuğun cinsel organına yönelik bir uygulama (bu dönem çocuğun kimlik gelişimi) çocuklarda iğdiş edilme (cinsel organını kaybetme, hadıl edilme) korkusuyla önemli psikolojik sorunlara neden olabilir.
Sünnet Ne Zaman Zorunludur?
- Sünnet derisinde darlık varsa (fimozis), sık idrar yolu enfeksiyonu geçiriyorsa, pipisi iltihaplanıp şişiyorsa (balanit), idrar yapma zorluğu varsa, idrar yollarında tıkanıklık varsa bu çocukların en kısa zamanda sünnet yapılması gerekiyor. Tedavi ile iyileşemiyorsa yaş sınırı gözetmeksizin sünnet yapılmalıdır.
Sünneti Kime Yaptırmalıyım?
- Sünnet, birçok erkek çocuk için hayatının ilk ve son ameliyatı oluyor. Bu derece önemli bir organa yapılan cerrahi müdahalenin mutlaka konunun uzmanına yaptırılması gerekiyor.
Sünnetin Riskleri Nelerdir?
- Her cerrahi müdahalenin olduğu gibi sünnetin de kendine göre bazı riskleri bulunuyor. Kanama ve enfeksiyon, en sık görülen komplikasyonlar arasında. Ancak bu tür riskler, gelişen tıp teknolojisiyle birlikte artık görülmemektedir.
Toplu Sünnet Zararlı Mı?
- Yüzlerce hatta bazen binlerce çocuğu bir arada sünnet etmeye yetecek cerrahi sünnet aletlerini temin etmek mümkün değil. Eldeki setleri sterilize etmek için de yeterli vakit çoğu zaman imkan olmuyor. Bu nedenle toplu sünnetleri önermeyiz. Doğru olan, sünnetin hijyenik ve steril bir ortamda, uzman bir sünnetçi tarafından yapılmasıdır.
Evde veya Salonda Yapılan Sünnetler Sağlıklı Mı?
- Bu gibi ortamlarda, sünnet ailesinin ve cemiyetin sünnet mahalline dolarak çocuğa psikolojik korku ve stres yaşattığı, hijyen yönünden de çanta ile seyyar sünnetçiliğin günümüz şartlarında yeterli hijyeni sağlanamadığından sünnetlerin kliniklerde steril, konforlu ve çocukların yönden olarak rahat edebilecekleri ortamlarda sünnet edilmesi doğru olur.
Sünnet Öncesi Neler Yapmam Gerekiyor?
- Plastik kıskaç yöntemiyle yapılan sünnet öncesinde yapılması gereken hiçbir hazırlık bulunmuyor. Çocuğun aç kalmasına gerek yok, aileler çocuklarını yedirip gelebilirler. Özel bir malzeme getirmelerine gerek yok.
Çocuğumu Sünnete Nasıl Hazırlamalıyım?
- Bu konuda kesin belirlenmiş standartlar ve yazılı kurallar bulunmuyor. Çocuğun yaşı ne olursa olsun, sünnete bakış açısı ve düşünce tarzı erişkinlerden farklıdır. Çocukların hayal dünyası oldukça geniştir. Çocukların dünyaya ve sünnete bakış açıları bizimkinden oldukça farklı olduğu için kendisine anlatılanları bir erişkin gibi değerlendirmeyecektir. Sünnet konusunda arkadaşlarından duydukları veya büyüklerin şaka olarak söylediği birçok şeyi (örneğin baltayla kesilecek esprisi) çocuklar ciddiye alır ve kafalarında çok farklı bir sünnet portresi çizer. Bu nedenle, çocuklara sünneti en ince detaylarına kadar anlatmak birçok kez ters etkiye yol açar. Çocuklarda en fazla tepki yaratan ve korkuya yol açan iki kelime “kesme” ve “iğne”dir. “Doktor amca pipine küçük bir iğne yapacak ve sonra ucunu kesecek” şeklinde bir açıklama, biz erişkinlere son derece mantıklı gelse de çocukların hayal dünyasında oldukça farklı algılanıyor. Daha önce başka yerlerine iğne yapılmış olan bir çocuk daha bu acıyı hatırlarken şimdi en hassas yerine bunu yapılacağını öğrenince korkusu 10 kat artıyor. Bir de pipisinin tümden kesileceğini zanneden çocuk için sünnet tam anlamıyla korkunç bir olay haline geliyor. Hele bu tür bilgiler sünnetten birkaç ay önce çocuğa verilmeye başlanınca, çocuğun kabusu oluyor. Sünneti, evdeki en önemli gündem maddesi haline getirmemek ve bu konunun çocuğun yanında fazla konuşulmaması da çok önemli. Çocuğa yapılacak tüm açıklamaların sünnetten çok kısa bir süre önce, sünnetçi tarafından, sünnetçi ile çocuğu tanıştırarak yapılmalı. Yapılacak işlemin basit ve kolay olacağı sünnetçisi tarafından açıklanarak çocuk ikna edilmeli. Bu durumda, çocuğun korkusu ve steresi en aza indirilecektir.
Çocuğum Sünnet Sonrası Ne Zaman Banyo Yapabilir?
- Sünnetten 1 hafta sonra genel banyo yapılmalı. Ancak sünneti takip eden 1 hafta içinde sünnet bölgesine su değmemek şartıyla vücut temizlenebilir.
Sünnet Sonrası Ne Zaman Okula Gidebilir?
- Sünnetten ilk günden itibaren çocuklar gündelik kıyafetlerini giyebilir ancak 4. günden sonra okula gitmesinde sakınca yoktur. Fakat, arkadaşlarıyla şakalaşırken pipisine darbe alma ihtimali olduğu için çocuğun 7. günden sonra okula gitmesi daha doğru olacaktır. Okula gitmediği süre içerisinde, pipisine darbe almamak kaydıyla, sokağa çıkması, gezmesi, oyun oynaması yasak değil.
Pansuman Yapmamız Gerekiyor Mu?
- Evet, ancak basit bir yöntemle önce antiseptik solüsyonla pipinin çevresi temizlenir. Ağrı kesici ve antibiyotikli kremleri sabah akşam ilk 4 gün sürülmeli, diğer 3-4 gün ise sadece antiseptik solüsyonla sabah akşam kuru pansuman yapılarak yaranın kuruması sağlanmalı.
Bez Bağlayabilir Miyiz?
- Evet. Sünnet sonrası ufak bebeklerde bez bağlanabilir.
Sünnet Sonrası Ateş Olur Mu?
- Hayır. Sünnet sonrasında ateş olursa, birkaç gün önce kaptığı bir mikroba bağlı ateşli bir hastalık geçiriyor olabilir. Ateş devam ederse, sebebini anlamak için çocuk uzmanına gösteriniz.
İdrar Yaparken Ağrısı Olur Mu?
- İlk 3 veya 4 gün yara kapanana kadar hafif ağrı olabilir. 4. günden sonra artık ağrı olmaz.
İdeal Sünnet Yaşı Nedir?
- Sağlık açısından bir mecburiyet varsa (derinin dar olması nedeni ile idrara çıkamama) veya gelenek ve töre olarak düşünülmüyorsa, doğumundan itibaren 2 yaşlına kadar bebek sünnet edilebilir. 2-5 yaşlar arasında erkek çocuklarında oluşabilecek kastrasyon anksiyetesi ( hadım edilme, cinsel organını kaybetme korkusu ) nedeniyle çocuk psikiyatristleri tarafından sünnet önerilmemektedir. Aksi takdirde 5 ile 10 yaş arası psikolojik açıdan ideal sünnet yaşıdır.
Sünnetin Mevsimi Var Mıdır?
- Hayır, yoktur. Sünnetin genellikle yaz aylarında yapılmasının 2 ana nedeni vardır. İlki, ekonomik nedendir. Anadolu'da düğünler hasatın toplanması ve halkın gelir elde etmesi nedeni ile yazın yapılır. İkincisi sağlık nedeniyledir. Eskiden sünnet yarasının uzun sürede iyileşmesi sebebiyle sünnet, okulların tatil olduğu yaz aylarına denk getirilirdi. Ancak günümüzde gelişen teknoloji, Cumartesi sünnet olan bir çocuğun Pazartesi günü okula gidebilmesine olanak sağlamaktadır. Bu nedenle sünnetin mevsimi yoktur.
Sünnette Lazer veya Koter (bipolar sistem) Kullanmanın Sakıncası Var Mıdır?
- Kesinlikle yoktur. Sünnet, çakmak taşı ile başlamış ve günümüze kadar çeşitli aletler kullanılmıştır. Sünnette lazer, Kemal ÖZKAN tarafından kullanılmış ancak çalışma sistemi halka açık olduğundan verimli olamamıştır. Zira lazer kullanılan alanda herkesin özel bir gözlük kullanması gerekmektedir ve her kişiye gözlük verilmesi maddi açıdan mümkün olmayacaktır. Bugün kullandığımız alet, Bipolar Koter olarak adlandırılan 3,5 volt enerji kullanan bir alettir. 1984 yılından beri tarafımdan kullanılan Bipolar Koter (termal sistem), sünnet işlemini kısaltmakla kalmayıp, çocuğun gözünde işlemin sevimsizliğini büyük ölçüde azaltmakta, kanamanın en aza indirilmesi sayesinde çocukla çok daha sağlıklı bir iletişim kurulmasına olanak sağlamaktadır. Kamuoyunda yanlış bilgilendirme soncu ailelerin korkulu rüyası haline gelen bu basit cihaz, günümüzde üniversite hastaneleri de dahil olmak üzere, birçok klinikte tercih edilir duruma gelmiştir. Hemofilili hastaların sünnetinde mutlaka bipolar koter kullanılması, kanama olmaması için şarttır.
Genel Anestezi Mi, Mokal Antestezi Mi?
- Günümüz tıp dünyasında her işlem bir yarar / risk oranı göz önüne alınarak uygulanmaktadır. Asepsi antisepsi kurallarına riayet edilerek lokal anestezi altında çocukla iletişim kurularak kısa sürede yapılabilecek bir işlem için genel anestezi riskini almak ( özel bir durum söz konusu olmadığı takdirde ) pek uygun görülmemektedir.
Hangi Durumlarda Sünnet Yapılmamalıdır?
- Aktif idrar yolu iltihabı varlığında.
- Operasyonla düzelmesi mümkün olan erkek genital sistem anormalileri varlığında (Hipospadias, Epispadias, Chordee, Gömük penis vb.).